Baharın ilk güneşli günlerinden biriydi. Ayşe, mutfağa girip dolabı açtığında gözleri hemen raftaki kavanoza takıldı. İçinde annesinin elinden çıkmış El Kesimi Makarna vardı. İşten yorgun gelmişti ama lezzetli bir tabak makarna yapma fikri onu heyecanlandırdı.
Tencerede su kaynamaya başladığında, Ayşe makarnaları içine attı. Birkaç dakika sonra mutfağa yayılan kokuyla çocukluğuna gitti. Eskiden annesi ve babaannesi, büyük sofralar kurup hamuru açar, uzun uzun keser, ardından makarnaları mutfakta serili bezlerin üzerinde kurumaya bırakırdı. “Doğal kurutulmuş, katkısız ve el emeği… Tıpkı eski günlerdeki gibi” diye düşündü.
Makarnalar haşlanırken domates sosunu hazırlamaya koyuldu. Fesleğenli, sarımsaklı mis gibi bir sos… Makarna ve sos buluştuğunda ortaya çıkan koku, ona ev yapımı yemeğin sıcaklığını ve doğallığını hatırlattı. İlk lokmayı ağzına attığında ise içinden geçen tek şey şuydu: Bazı lezzetler unutulmaz… Çünkü onlar, sadece bir yemek değil, geçmişin ve emeğin tadı!
Değerlendirmeler
Henüz değerlendirme yapılmadı.